Rize'nin Çamlıhemşin ilçesine bağlı 1900 ila 2300 rakımlarında yer alan Ayder Yaylası'nda, coğrafi işaret tescilli Ayder balı için arıcıların mesaisi başladı.
Kentin en önemli turizm merkezlerinden Ayder Yaylası, Ayder Yaylası Tarımsal ve Turizm Bal Kooperatifinin girişimleri sonucu Türk Patent ve Marka Kurumunca Nisan 2022'de coğrafi işaret belgesi verilen balıyla da dikkati çekiyor.
Sıcaklıkların bu yıl uzun süre mevsim normallerinin altında seyrettiği bölgede arıcılar, havanın biraz ısınmasıyla kovanlarını zengin bitki örtüsüne sahip yaylaya çıkarıp hazırlıklara başladı. Bazı üreticiler karakovan balının üretimi için peteklerini bölgedeki çam, kestane ve gürgen gibi ağaçlara çıkardı.
Bu yıl binin üzerinde kovan yerleştirilen yaylada arılar, 1500'ü aşkın farklı ağaç ve çiçekten oluşan zengin yayla florasıyla buluştu.
Kooperatif çatısı altında birleşen arıcılardan toplanan bal, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü'nde analizi yapıldıktan sonra tescil edilip coğrafi işaretle mühürlenerek piyasaya sunulacak.
Kovanlarını ayılardan elektrikli çitle koruyan arıcılar ilk bal hasadını temmuzda yapmayı planlıyor.
"Ormanlarımız doğal bal ormanı"
Ayder Yaylası Tarımsal ve Turizm Bal Kooperatifi Başkanı Recep Yaşar, AA muhabirine, 30 yıldır Ayder balının kalitesini korumak için kooperatifleşerek çalıştıklarını söyledi.
Balı daha güvenli hale getirmek için Hacettepe Üniversitesi ile yürütülen çalışmayla flora çeşitliliğini, balın ve polenin kalitesini tespit ettirdiklerini belirten Yaşar, amaçlarının, Rize balının iki önemli markası Anzer ve Ayder balını dünyaya tattırmak olduğunu ifade etti.
Yaşar, balın en sağlıklı ve kalitelisini sunmayı amaçladıklarını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Ayder balı adı altında, yapayı, sahtesi, başka bölgelerden getirilerek satılanlar olabiliyor. Türkiye'nin her yerinde değerli bal olduğu için Ayder balı adı altında satıyorlardı. Biz de sağlık açısından önemi olan bal için çalışma yürüttük. Beş yıllık yoğun çalışma sonucunda Ayder balının coğrafi işaretini aldık. Bundan sonra sağlığın yanında halkımıza coğrafi işaretli, güvenilir ürün sunacağız."
Ayder Vadisi'nin Kaçkar Dağları Milli Parkı içerisine kadar uzandığını, bölgeye kovanları yerleştirmeye başladıklarını aktaran Yaşar, "Kooperatifimize kayıtlı binin üzerinde kovan var. Bütün üreticilerimizi coğrafi işaret altında toplamayı hedefliyoruz. Tahlil yaptırıp, Ayder balına uygunsa coğrafi işareti arıcılarımıza dağıtacağız." diye konuştu.
Yaşar, kış soğuk geçtiği için arı ölümü olduğunu, buna takviye yapacaklarını kaydederek, havalar soğuk gitmesine rağmen yazın iyi geçmesi halinde yüksek rekolte beklediklerini dile getirdi.
Geçen yıl yaklaşık 2 tonluk rekolteye ulaştıklarını belirten Yaşar, "Bu yıl havalar güzel olursa aynı seviyede rekolte bekliyoruz. Ormanlarımız doğal bal ormanı. Ulaşamadığımız meşelikler var. Bal ormanı yolu projemiz var. Projeyi hayata geçirirsek Ayder balının rekoltesini birkaç kat artırabiliriz." ifadelerini kullandı.
Yaşar, Ayder'in turizm alanındaki marka değerinin bala da olumlu yansıdığına işaret ederek, "Dünyanın her yerinden, Arap ülkelerinden bal siparişi alıyoruz. Türkiye'nin her yerine ve yurt dışına gönderiyoruz. Coğrafi işaret ile birlikte ihracatının artacağını düşünüyoruz." dedi.
"Anzer ve Ayder balı paha biçilemeyecek bir değer"
Rize'nin balda iki önemli markaya sahip olduğunu vurgulayan Yaşar, "Anzer ve Ayder balı paha biçilemeyecek bir değer. Bizler bunun farkında değiliz. Balın rekoltesinin artırılması için gerekli çalışmaları hızlandırmalıyız." diye konuştu.
Bal üreticisi Ömer Vatandaş ise yaklaşık 60 kovan ile arıcılık yaptığını kaydederek, "Havaların soğuk gitmesi nedeniyle petek hazırlıkları gecikti. Bölgede ağaçlar çiçek açmış durumda ama havaların soğuk olması nedeniyle arı gelişemedi. Normal mevsimde bu zamanda bal çekmeye başlardı. Bu ayın 15'inden sonra hava şartlarıyla birlikte verimli bir sezon bekliyoruz." ifadelerini kullandı.